Kıl Dönmesi
Sinüs Pilonidalis
İlk kez Hodges latince kıl anlamına gelen pilus ve yuva anlamına gelen nidus kelimelerini birleştirerek ‘pilo-nidal’ kelimesini kullandı. Erkeklerde 3-4 kat daha sık olmak üzere17-25 yaş aralıklarında yoğun olarak görülmektedir. Sakrokoksigeal alana dökülen kılların ve aşırı terin masere hale getirdiği deriye battığı ve bunun sonucunda enfeksiyon geliştiği, bu enfeksiyonun bir sinüs oluşturarak iyileştiği en çok kabul gören görüştür.
Erkeklerde kadınlara göre 5-6 kat daha sık görülmesi hastalığın kıl yoğunluğuyla ilişkili olduğunun bir göstergesidir. Özellikle yirmili yaşlarda görülen bu rahatsızlık kırk yaşından sonra hemen hemen hiç görülmemektedir. Bunu yaşın ilerlemesiyle kıl folliküllerindeki sertliğin azalarak daha esnek bir yapıya dönüşmesiyle açıklamak mümkündür.
Kuyruk sokumu bölgesinde kalça kıvrımları arasında zaman zaman pis kokulu ve çamaşırda kirlenmeye yol açan bir akıntıyla kendini gösterir. Akıntı olan ağız kısmı tıkandığında apse gelişebilmekte ve şiddetli ağrıya sebep olmaktadır. Apse olgunlaşıp aynı delikten veya başka bir noktadan açıldığında hasta rahatlar fakat akıntı devam eder. Bu şekilde kısır bir döngü içinde hastalık seyreder.
Cerrahlar bu hastalıkla karşılaştıklarında genellikle ameliyat önerirler. Fakat alternatif tedavi yöntemleride vardır. Bu tedavi yöntemlerinden biride Fenol tedavisidir. Genellikle % 80 lik fenolle yapılan tedavi, kliniğimizde farklı konsantrasyonlarda kullanılmakta ve özel teknikle uygulanmaktadır. Fenol tedavisiyle hasta ameliyat stresinden kurulmakta, gene veya spinal anestezi almasına gerek kalmamakta, hastanede yatmamaktadır: Ayrıca fenol tedavisi uygulanan hasta uygulama sonrası aynı gün çalışabilmektedir, günlük yaşantısına devam etmektedir.3-4 gün arayla yapılan 4-5 kontrolden sonra hasta iyileşmektedir. Ameliyat olan hastalar ise en az 4-5 gün hastanede yatmak zorunda kaldıkları gibi yaklaşık bir ay rahat oturamamanın sıkıntısını yaşamaktadırlar. Fenol tedavisi dışında minimal invaziv cerrahi tedavide aynı başarıyla uygulanabilmektedir. Yaklaşık 10 yıllık bir deneyimle uyguladığımız alternatif tedavilerde ameliyatla yanı oranda nüks oranı görülmekte, fakat tedavisi 5-10 dk lık bir işlemle yapılabilmektedir.
Sıvı fenol, Kristalize fenol?
Kristalize fenol ile veya sıvı fenol ile kıld dönmesi tedavi edilebilir. Fenol maddesinin hangi formunun kullanılacağına hekim hasta ile birlikte karar verebilir, Kıl dönmesinde ana kanal ve yan kanallardan verilen fenol kist duvarını tahrip etmekte ve yeni doku oluşumu sağlanmaktadır.
Ameliyat olmuşve tekrarlamış kişilerde fenol tedavisi olurmu?
Özellikkle ameliyat olmuş kişilerde fenol tedavisi tekrarlayan ameliyatlarda daha başarılı olabilmektedir.
Fenol tedavisi sırasında ağrı olurmu?
Hayır ağrı olmaz. Lokal anestezik dediğimiz ilaçlarla bölge uyuşturulduktan sonra işlem gerçekleştirilmektedir.
Fenol tedavisi işlemi ne kadar sürede yapılmaktadır?
Fenol tedavisi yaklaşık 20 dk sürede gerçekleşmektedir.
Fenol tedavisinden sonra normal işlerime devam edebilirmiyim?
Fenol tedavisinden sonra işlerinize normal devam edebilirsiniz. Herhangi bir ağrı veya sızınız olmaz.
Fenol tedavisinde başarı oranı nedir?
Fenol tedavisinde başarı şansı % 70’tir. Bu oran ameliyat ile % 80’dir. Ancak ameliyat sonrası uzun bir iyileşme süreci vardır.
Başarısız fenol tedavisi sonrası tekrar aynı işlem yapılabilirmi?
Tabiki yapılabilir, bu konuda bir herhengi bir sınırlama yoktur.
İlk kez Hodges latince kıl anlamına gelen pilus ve yuva anlamına gelen nidus kelimelerini birleştirerek ‘pilo-nidal’ kelimesini kullandı. Erkeklerde 3-4 kat daha sık olmak üzere17-25 yaş aralıklarında yoğun olarak görülmektedir. Sakrokoksigeal alana dökülen kılların ve aşırı terin masere hale getirdiği deriye battığı ve bunun sonucunda enfeksiyon geliştiği, bu enfeksiyonun bir sinüs oluşturarak iyileştiği en çok kabul gören görüştür.
Erkeklerde kadınlara göre 5-6 kat daha sık görülmesi hastalığın kıl yoğunluğuyla ilişkili olduğunun bir göstergesidir. Özellikle yirmili yaşlarda görülen bu rahatsızlık kırk yaşından sonra hemen hemen hiç görülmemektedir. Bunu yaşın ilerlemesiyle kıl folliküllerindeki sertliğin azalarak daha esnek bir yapıya dönüşmesiyle açıklamak mümkündür.
Kuyruk sokumu bölgesinde kalça kıvrımları arasında zaman zaman pis kokulu ve çamaşırda kirlenmeye yol açan bir akıntıyla kendini gösterir. Akıntı olan ağız kısmı tıkandığında apse gelişebilmekte ve şiddetli ağrıya sebep olmaktadır. Apse olgunlaşıp aynı delikten veya başka bir noktadan açıldığında hasta rahatlar fakat akıntı devam eder. Bu şekilde kısır bir döngü içinde hastalık seyreder.
Cerrahlar bu hastalıkla karşılaştıklarında genellikle ameliyat önerirler. Fakat alternatif tedavi yöntemleride vardır. Bu tedavi yöntemlerinden biride Fenol tedavisidir. Genellikle % 80 lik fenolle yapılan tedavi, kliniğimizde farklı konsantrasyonlarda kullanılmakta ve özel teknikle uygulanmaktadır. Fenol tedavisiyle hasta ameliyat stresinden kurulmakta, gene veya spinal anestezi almasına gerek kalmamakta, hastanede yatmamaktadır: Ayrıca fenol tedavisi uygulanan hasta uygulama sonrası aynı gün çalışabilmektedir, günlük yaşantısına devam etmektedir.3-4 gün arayla yapılan 4-5 kontrolden sonra hasta iyileşmektedir. Ameliyat olan hastalar ise en az 4-5 gün hastanede yatmak zorunda kaldıkları gibi yaklaşık bir ay rahat oturamamanın sıkıntısını yaşamaktadırlar. Fenol tedavisi dışında minimal invaziv cerrahi tedavide aynı başarıyla uygulanabilmektedir. Yaklaşık 10 yıllık bir deneyimle uyguladığımız alternatif tedavilerde ameliyatla yanı oranda nüks oranı görülmekte, fakat tedavisi 5-10 dk lık bir işlemle yapılabilmektedir.
Sıvı fenol, Kristalize fenol?
Kristalize fenol ile veya sıvı fenol ile kıld dönmesi tedavi edilebilir. Fenol maddesinin hangi formunun kullanılacağına hekim hasta ile birlikte karar verebilir, Kıl dönmesinde ana kanal ve yan kanallardan verilen fenol kist duvarını tahrip etmekte ve yeni doku oluşumu sağlanmaktadır.
Ameliyat olmuşve tekrarlamış kişilerde fenol tedavisi olurmu?
Özellikkle ameliyat olmuş kişilerde fenol tedavisi tekrarlayan ameliyatlarda daha başarılı olabilmektedir.
Fenol tedavisi sırasında ağrı olurmu?
Hayır ağrı olmaz. Lokal anestezik dediğimiz ilaçlarla bölge uyuşturulduktan sonra işlem gerçekleştirilmektedir.
Fenol tedavisi işlemi ne kadar sürede yapılmaktadır?
Fenol tedavisi yaklaşık 20 dk sürede gerçekleşmektedir.
Fenol tedavisinden sonra normal işlerime devam edebilirmiyim?
Fenol tedavisinden sonra işlerinize normal devam edebilirsiniz. Herhangi bir ağrı veya sızınız olmaz.
Fenol tedavisinde başarı oranı nedir?
Fenol tedavisinde başarı şansı % 70’tir. Bu oran ameliyat ile % 80’dir. Ancak ameliyat sonrası uzun bir iyileşme süreci vardır.
Başarısız fenol tedavisi sonrası tekrar aynı işlem yapılabilirmi?
Tabiki yapılabilir, bu konuda bir herhengi bir sınırlama yoktur.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Kıl Dönmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Doç.Dr.İbrahim SAKÇAK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Doç.Dr.İbrahim SAKÇAK'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
kıl dönmesi, sinüs pilonidalis, ameliyatsız kıl dönmesi, kıl dönmesi tedavisi, kıl dönmesinde lazer, kıl dönmesi hastalığı, kıl dönmesinin tedaivis, kıl dönmesinin nedeni
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.