2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuk Cinsel İstismarının Psikolojik Etkileri
MAKALE #16697 © Yazan Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN | Yayın Mayıs 2016 | 5,206 Okuyucu
ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARININ PSİKOLOJİK ETKİLERİ
Çocuk istismarı, çocuğun bakımından sorumlu olan yetişkin bireylerin çocuğun fiziksel, gelişimsel ve psiko-sosyal açıdan iyi olma halini olumsuz yönde etkileyen tutum ve davranışlarıdır.
Dünya Sağlık Örgütüne göre cinsel istismar; bir yetişkinin bir çocuğu kendi cinsel uyarımı ya da doyumu için kullanmasıdır.
İstismarın tipi saldırının şekline göre önemli farklılıklar gösterir:
* Dokunma olmaksızın yapılan istismarlar,
* Dokunmanın yer aldığı istismar olguları,
* Şiddet kullanılarak yapılan istismarlar.
Birinci grupta yani dokunma olmaksızın yapılan saldırılarda; sözel yolla yapılan sataşmalar, ayıp telefon konuşmaları, teşhircilik, röntgenilik ve çocuğun cinsel ilişki sahnesine doğrudan tanık olması gibi olgular yer almaktadır.
İkinci grup olan yani dokunularak yapılan cinsel istismarlarda genellikle yetişkinin çocuğun vücuduna cinsel amaçlı dokunması söz konusudur. Bu olay çocuğun cinsel oranına dokunmayla başlayıp cinsel birleşmeye teşebbüs, tam cinsel birleşme, ağız-cinsel organ temasına kadar değişik biçimlerde olabilir. Bu gibi olaylarda fiziksel istismar da yer alabilir.
Cinsel sataşma ve saldırıya yönelen üçüncü grupta; baba, anne, üvey baba, daha uzak akrabalar, aile ile ilişkili insanlar yer alabilmektedir.
Cinsel saldırı iç benlik uyumu ile çevre arasındaki dengeyi bozan travmatik bir olaydır. Travmaya maruz kalan kişi günlerce hatta aylarca süren ve kişinin savunma mekanizmalarını bozup felce uğratan psikolojik reaksiyonlar gösterir. Ancak bu reaksiyonlar kişiden kişiye farklılık göstermektedir.
Travma yetişkinde olursa biçimlenmiş bir kişilik üzerine etkisi olur. Ama çocukta olursa çocuğun kişiliğini biçimlendirir. Çocuk güven duygusunu geliştiremez, öngöremediği korku ortamında kontrol sağlamaya ve güçlü olmaya çalışır. Bu üç ihtiyacını gelişmemiş savunma mekanizmalarıyla (somatizasyon, blokaj, regresyon vb.) sağlamaya çalışır. Bu da yetmediğinde patolojik savunma düzenekleri devreye girer.
Çocuk cinsel istismarının en yaygın sonuçlarından biri stres tepkilerinin ortaya çıkmasıdır. Stres tepkilerini; birincil akut stres tepkileri, ikincil stres tepkileri olarak gruplandırabiliriz.

Birincil Akut Stres Tepkileri (Kısa Dönem Etkiler)

Akut stres tepkileri istismar ile ortaya çıkabileceği gibi, istismarın çevre tarafından bilinmeye başlamasıyla da ortaya çıkabilir. Bu reaksiyonlar mağdurun içsel durumunu düzenleyebilmesi için verdiği fiziksel, psikolojik ve davranışsal tepkilerdir.
Fiziksel: Kusma, ishal, karın ağrısı, baş ağrısı, enürezis-enkoprezis, iştah azalması, mide-barsak problemleri, psiko- somatik durumlar, genital-ürolojik sorunlar vs.
Psikolojik: Dikkat eksikliği, hayale dalma, anksiyete ve depresyon kabus, fobiler, korku reaksiyonları, aileden-arkadaşlarından uzaklaşma, ilgisizlik, yakın temas-dokunmadan kaçınma gösterebilir.
Davranışsal: Cinsel yönelimde bozulmalar, mastürbasyon, akademik başarıda düşme, zayıf dürtü kontrolü, beklenmedik cinsel davranışlar, öfke patlamaları yaşayabilir.

Başka bir tanımlamada ise cinsel istismara uğrayan çocukların duygusal ve davranışsal tepkilerini şu şekilde belirtmiştir:
Küçük çocuk (0-3 yaş): Yeme ve uyku bozuklukları, yabancılardan korkma, yaşına göre yetersiz cinsel oyunda bulunmak.
Okul öncesi (3-6 yaş): Utanma, suçluluk duygusu, öfke, çaresizlik, zarara uğrama ve kirlenme korkusu, regresyon, içe çekilme, yeme ve uyuma bozuklukları, saldırganlık ve mastürbasyon yapmak.
Okul çağı (6-12 yaş): Korku, utanma, suçluluk, güvenmeme, çaresizlik, öfke, saldırganlık, zarara uğrama ve kirlenme korkusu, huzursuzluk, düzensizlik, obsesif-kompulsif bozukluk (örneğin sık yıkanma), kendinden küçüklerle cinsel oyunlara girmek.
Ergenlik (13-18 yaş): Korku, öfke, utanma, güvensizlik, çaresizlik, depresyon, intihar düşüncesi ya da intihar etme, bağımlılık yapan maddelere düşkünlük, evden, okuldan kaçma, başkalarını istismar etme, kurban rolünü benimseme, duygusal ve fiziksel yakınlıklardan kaçma, psikosomatik bozukluklar, kirlenme ve zarara uğrama korkusu.


İkincil Stres Tepkileri (Uzun Dönem Etkiler)

İstismarın uzun süre devam etmesi halinde çocuk istismar durumuna bazı adaptasyonlar geliştirir. Bu nedenle bu uzun dönem semptomlar akut semptomlardan farklılaşır.
Çocuk saldırıya ilişkin uyarı ve işaretleri taramak için bir takım yetenekler geliştirebilir. Teyakkuz halinde kalarak saldırganın tüm yüz ifadesi ve beden dilindeki değişiklikleri tanımayı öğrenir. İstismarcıyı sakinleştirme şeklinde ya da donmuş ihtiyatlık (kendini görünmez yapması) haline geçerek saldırgandan uzak durma şeklinde kendini korumaya çalışır. Başarısız olursa otomatik itaat gösterip gönlünü alır. Mağdur dışarıdan bakıldığında istismar durumuna adapte olmuş görünebilir ve görünüşte işlevselliğini normal bir şekilde sürdürebilir. Ama suçluluk, utanç duyguları, düşük kendilik değeri mevcuttur.
İkincil stres tepkileri TSSB belirtilerine benzer (yineleyici yaşantılama, kaçınma, aşırı uyarılma, işlevsellikte düşme, çözülme belirtileri–depersonalizasyon, derealizasyon) ama çocuğun duygusal alanı, kendini algılaması, kişilerarası ilişkiler ve cinsel davranışlar gibi konulardaki sorunlarla durum daha karmaşık bir hal alır.
Cinsel istismara uğrayan çocuğun uğradığı psikolojik zararı belirlemede kullanılan kriterler şu şekilde sıralanabilir: [/b]
Çocuğun yaşı: Küçük çocuklar ne olduğunu tam anlayamazlar ancak fiziksel acı duyabilirler. Daha büyük yaştaki çocuklar ise büyük bir karışıklık yaşarlar. Suçluluk, kızgınlık hissedebilirler.
Süre: Cinsel istismar ne kadar uzun süreli olursa o kadar travmatik olabilmektedir.
Saldırganlık: Yapılan eylem ne kadar çok saldırganlık içerirse, çocuk o kadar çok fiziksel ve psikolojik travma yaşar.
Tehdit: Cinsel istismara uğrayan çocuk genellikle tehdit edilir. Tehdit arttıkça çocuğun yaşadığı travma da artar.
Yetişkinin kim olduğu: Eylemi gerçekleştiren kişi çocuğun tanığı biri ise bu çocuğun kafasının daha fazla karışmasına ve güven duygusunun zedelenmesine neden olabilir.
Eylemin sıklığı: Eylem ne kadar sık yapılırsa çocuk için o kadar travmatik olur.
Yetişkinler çocuğa inanmaz ya da korumazlarsa: Yetişkin eğer aşırı tepki gösterirse çocuk kendini suçlu ve sorumlu hissedebilir.

Çocuklar, ensest ve pedofili olarak adlandırılan biçimlerde cinsel istismara maruz kalabilirler. Bunlar farklı cinsel istismar türleridir ve bu nedenle aynı anlamlarda kullanılmamaları gerekir. Ensest; Aile içinde vuku bulan bir cinsel istismar biçimidir. Bu istismar, eşler dışında aile bireylerinden birinin, cinsel doyum amacıyla ailenin bir diğer üyesi ile cinsel temasa kadar giden ilişkilerde bulunması demektir. Pedofili ise; Yetişkin bir kimsenin aynı ya da karşı cinsiyetteki çocukları cinsel olarak çekici bulması ve onlarla cinsel bir eğilim ve ilgi duyması halidir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuk Cinsel İstismarının Psikolojik Etkileri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Banu BEKÇİ AYTEKİN Fotoğraf
Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN
İstanbul
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi4 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Banu BEKÇİ AYTEKİN'in Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuk Cinsel İstismarının Psikolojik Etkileri' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Sadakatsizlik ve Aldatma Nisan 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


14:20
Top