Hepimiz sevgi bilgisi ile doğmuş olsak ta sevgi dolu bir hayat yaşamayı öğrenmemiz ve uygulamamız gerekir. Sevgi dili farkındalığı farklılıklarımızı onurlandırmamıza yardımcı olarak hayatımızdaki sevginin artmasını sağlar.

Nasıl tamirci, psikolog, doktor, avukat, marangoz olmak için bir eğitim sürecinden geçiyorsanız sevgi dolu bir hayat için de ilişkilerinize çıraklıktan ustalığa giden bir yolda olduğunu bilen bir kişinin tutumuyla yaklaşmalıyız. Sevgi dolu bir hayat yaşamayı hak ediyorsunuz.

Beş Sevgi Dili bilgisinin sevgi dolu bir hayat oluşturmanızda önemli bir basamak olacağına inanıyorum.

Sevgi Deposu

Beş Sevgi Dili Gary Chapman’in klasikleşmiş kitabı. Her insan ilişkisinde fark yaratacak bilgiler içeriyor ama özellikle her çiftin başucunda olması gereken bir kitap.

Chapman her birimizin sevgiyi ifade etme şeklimizin farklı olduğunu gösteriyor. Örneğin eşiniz sevgi ifadesi olarak çiçek almanızı bekliyor oysa siz fiziksel temasla sevginizi gösterdiğinizi düşünüyorsunuz. Ya da siz konuşmak istiyorsunuz o size pahalı armağanlar alıyor. Bu durum devam ettikçe sevgi deposu giderek boşalıyor hatta eksiye düşüyor.

Yani eşinizin sevgi dilini ‘konuşmadığınızda’ eşiniz sanki sizi sevmiyor, önemsemiyor gibi geleblilir. Oysa basitçe sevgi dilinizin farklı olduğunu anladığınızda karşılıklı tutumlarınız ve duygularınız değişir ve ayrılık bile önlenebilir.

Beş Sevgi Dili

Şimdi kendi sevgi dilinizi ve değer verdiğiniz kişinin sevgi dilini keşfetme zamanı. İşte beş sevgi dilinin özellikleri:

Onaylayıcı Kelimeler: Bu sevgi diline sahip bir kişi takdir ederek, memnuniyetini dile getirerek sevgisini gösterir.
Kaliteli Zaman: Sevgisini birlikte zaman geçirerek, hobilerini paylaşarak, beraber soyalleşerek gösterir.
Hediye Alma: Duygularını pek gösteremez, hediye almak bu kişi için sevgi ifadesidir.
Hizmet Eylemleri: Bu kişi sevdiği kişi için ev işlerini tamamen üstlenebilir, para kazanabilir ya da tamir, bürokrasi gibi eşine zor gelen işleri üstlenebilir.
Fiziksel Temas: Sevgisini en çok dokunarak gösterir.
Hepimiz bize kendi birincil sevgi dilimizle yaklaşılmasını bekliyoruz. Olmayınca kendimizi hayal kırıklığı, üzüntü ve öfke gibi duygularla kaotik bir zorlanmanın içinde buluyoruz. Beklediğimiz şekilde sevgiyi hissedemeyince artık bir noktada sevgimizi göstermeyi de bırakıyoruz.

Sevgi Dolu Bir Yaşam İçin Engelleri Aşmak

Kendinizin ve eşinizin sevgi dillerinin farklı olduğunu anladığınızda ilişkinizdeki tıkanıklık açılır. Çünkü artık eşinize sevginizi nasıl göstereceğinizi biliyorsunuzdur.

Sonraki önemli konu ilk adımı kimin atacağı. Birçok çift ‘o yapsın ben ondan sonra yapayım’ kısır döngüsünde takılıyorlar. Bu, sevginin almak değil vermek olduğunu henüz keşfedememiş olduklarını gösterir.

İkinci konu ise bunu hayata geçirmenin sizin için zor olabileceği. Çünkü konuşmak isterken eşinizin ihtiyacı bu diye fiziksel temasta bulunmak size zor gelebilir. Buna rağmen komfor alanımızı zorladığımızda kişisel sınırlarımız genişler ve olgunlaşırız. Bu genişlemeyi eşimiz için yapınca da birbirimiz için çok daha özel oluruz.

Çiftler, sorunlarının geçmişi iyileştirmek ve kendilerinde göremedikleri veya çözemedikleri konularla yüzleşmelerini sağlamak için hayatlarında varolduğunu anladıklarında çaresizlik duyguları azalır.